21 Şubat 2007

Detaylı Selen Tarifi - sobelendim

Eveeet.. Bu post bloguma aykırı olacak biraz. Bu sefer size Selen tarifi vermeye çalışacağım çünkü sevgili Zeynep beni sobeledi. Sobeleme oyununu günlük türündeki blogları okuyanlar bilir. Sobelenen herkes kendini anlatır tüm detaylarıyla.. Ve başlıyoruuuuzzz. Önüm arkam sağım solum sobe, saklanmayan ebee..

Selen Demircioğlu, yeni soyadıyla Selen Çakmak
1979 doğumlu, Yengeç burcu, yükseleni İkizler
Eğer burçlara azıcık ilginiz varsa ne zor bir kombinasyon olduğunu fark edeceksinizdir. Bir anı bir anına uymayan, aile ve sevdiklerine kendine zarar verecek kadar düşkün, gezmeye çok meraklı, güzel sanatların her türüne acayip ilgili, ama matematiğe kafası çok bastığı için mühendislik okumuş biri var karşınızda..

6 yaşındayken balerin olmayı hayal ederdi. Bu hayal lisedeyken mimar olmaya, sonrasında da fotoğrafçılığa dönüştü. Fakat hiçbiri gerçekleşmedi :)

Farklı yerler görmeyi çok seven, biraz doyumsuzluktan mıdır nedir bu kadar gezmesine rağmen hala da hiç gezemedim diyen bir küçük cadıdır.

Artık yeteri kadar büyüdüm diye düşünüp 2006 yazında dünya evine girmiştir. İstanbul’da oturmakta ve çalışmaktadır. Evinin kadınlığına 2 sene içinde alışmayı planlamakta ve sonrasında da anne olmayı düşünmektedir. (gördüğünüz gibi her noktada planlıyım)

Yüksek lisansını yaparken tanıştığı bir Amerikalı ailesi, bir Japon ve bir de Alman arkadaşı vardır. Bu insanlar hayatına büyük renk katar. Üç tane Amerikalı kardeşi, tek çocuk olarak geçen 22 senenin ardından ilaç gibi gelmiştir. Düğününü de şereflendiren bu şeker ötesi arkadaşlar sayesinde 2006 yazı unutulmaz olmuştur.




Etrafında en azından bir kişi olmadan iki dakika duramaz, buna rağmen de tek başına yaşamayı 4 sene boyunca başarmasına da kendi bile hayret eder. Organizasyon delisidir. Planlı yaşamayı (hatta bazen abartır) çok sever. Bir gün beynim patlar mı acaba diye düşünmekten de kendini alamaz. Organize etmeye çalıştığı kişiler huysuzluk ederse de delirir. Hemen “uçan tekme ve asık surat” moduna alır kendini. “Güler yüz ve tatlı dil” moduna geçmesi ise duruma göre biraz zaman alabilir.

Hayatı boyunca kurslara gitsin; fotoğraf çeksin, boncuk dizsin, elişi yapsın, resim/yemek yapsın, vs hiç sıkılmaz. Yemek yapmayı sevdiği kadar yemeği de sever. Bu yüzden de hayatı boyunca hiç çook zayıf olamayacaktır.
Bunu sadece ortaokul 2’ye kadar başarabildi. İnanılmaz ama o zamanlar kürdan gibiydi..

Şimdi de Selen’in ABCleri:

Arkadaşlarım olmadan yapamam
Bir gün diye başlayan çok hayalim vardır
Cumartesi en sevdiğim gündür
Çocuklara bayılırım
Detaylarda boğulurum bazen
Eyüp bir tanecik aşkımdır
Floransa bir gün gitmek istediğim yerler arasındadır
Geçmişe fazla takılırım, keşke’ciyimdir
Hakkı, bir tanecik babişkomdur
Ilımlıdır derler
İyi huyludur derler
Jigolo – bu da ne demeyin, Erkek Jigolo:Deuce Bigalow filminde çok eğlenmiştim. “J” zor bir harf biliyorsunuz.

Kaplumbağalarım vardı: hızlı ve pisuruk
Lise yılları en güzel yıllarımdı

Miko adında bir muhabbet kuşum var
Nazlıyımdır, tabi nazımın geçtiğine sadece..
Olmazsa olmazlar tuz ve limon

Özgürlüğüme düşkünümdür, çok sıkıntıya gelemem
Peynire bayılırım, hele ki açken bir kalıp bile yiyebilirim hem de ekmeksiz
Rejim yapmaya başlamazsam çok kötü olacak
Selen, e bu beniiim
Şartlarım vardır, kuralcıyımdır
Türkiye’liyim. Çünkü Karadenizli bir dede, göçmen bir anneanne, Ankara’lı bir anne ve Avanos’lu bir babaya sahibim. Ben ise Ankara’da doğup Balıkesir’de büyüdüm.
Ukalalara sinir olurum
Ülkü, biricik annişkomdur
Vay sevdiklerimi üzenin haline..
Yoğurtsuz yapamam
Zzzz.. Uyumayı zaman kaybı olarak görürüm

Oohooooo.. herkes saklanmış ama olmaz ki, ben kimseyi sobeleyemedim :))))
MySpace

8 yorum:

Adsız dedi ki...

canim okurken kendimi, cocuklugumu, gecmisimi, simdimi buldum. kendini iyi taniyor olmanda bi meziyetin bence seni seviyorum bircin

Adsız dedi ki...

selenim,
okurken kendimi, çocukluğumu, geçmişimi hatırladım. kendini çok iyi tanıyor olmanda bir meziyetim bence, becerikli olmanın yanında.

A'dan Z'ye SELENi tanıyorolmaktan çok mutluyum. öpüyorum kocaman sayın bayan ÇAKMAK.

Bırcın

Selen dedi ki...

Canım benim,
9 yaşımdan beri beni tanıyan biri olarak bu yazı en çok sana tanıdık gelmiştir herhalde. Kendimi iyi tarif etmiş miyim? :)) öpüyorum seni kocaman
seni seviyorum candostum

Ceylin ve Mert dedi ki...

selencim,

sanirim kucuk kizlarin cogunda buyuyunce balerin olmak ve daha ileri yaslarda da mimar olmak hayali oluyor. en azindan bende de olmustu :))) hatta 1,5 sene bale kursuna gitmistim.gercekten cok zor bir sanat, cok fedakarlik ve cok calismak gerekiyor, ben ne yazikki o tempoya o yasta cok dayanamamistim :((( en buyuk keskelerimdendir :((

bu arada seni bizzat tanıyan bir iş arkadaşın olarak I ve İ harflerine kesinlikle katılıyorum :))))

hep coooook mutlu ol canımcım, sevgilerimle,
senem b.

Selen dedi ki...

Evet canım çok haklısın, ben de 1 sene bale kursuna gitmiştim bayıla bayıla hem de.. Fotoğrafımı bulabilirsem bloga koyarım. Pembe kıyafetim ve pisilerim vardı, bir de saç bandım :)
I ve İ leri doğruladığın için de teşekkürler caniko. Öpüyorum çook

*Ra dedi ki...

Selenciğim iadeyi ziyaretine gelmiştim ki mimlenmişsin. Bu arada iyiki gelmişsin canım. Seni tanımak güzel. Daha sık görüşmek üzere. Etkinliğe katıldığın kek de çok nefis bu arada.
Sevgilerimle...

Selen dedi ki...

Çok teşekkürler Rabiacım,
yeni etkinlikte de güzel tariflerle buluşmak üzere.. Ziyaretin için teşekkürler ;)

Adsız dedi ki...

ne güzel yazmışsın...çok hoşuma gitti Selenciğim.
Miko'ya çok selam :)